Ya okumak olmasaydı? Kitap hiç icat edilmeseydi? Aman yarabbi! Düşünmesi bile korkunç. Ama gelin görün ki kitap hiç icat edilmemişçesine yaşayan binlerce insan var bu dünyada ve özellikle toplumumuzda. Nelerden mahrum olduklarını bir bilseler keşke. Geçen hafta salı veya çarşambaydı sanırım. Yeni grup kitabıma kavuştum. Ayfer Tunç bitti. Orhan Veli'yi ara ara okuyorum. Dün ise Yüzüncü Ad'a başladım.
Sosyal medyanın zararı çok ama yararı da çok. Sosyal medya olmasaydı Kafa ve Kafka Okur gibi güzelliklerden hiç haberim olmayacaktı. Güzel şeyler çabuk yayılıyor sosyal medya sayesinde. Flow, Kafa ve Kafka Okur dergileri ise 'dergi' kategorisinde sürekli olarak takip ettiklerim.
Diğer taraftan, kitap ve edebiyata bu kadar düşkün olup, sıra şiire gelince arkasını dönen, sessiz sedasız sıvışmaya çalışan biriyim ben. Garip gelebilir belki ama bana şiir hiç olmuyor. Sözcüklerin öylesine ahenkli dizilişi bana hitap etmiyor. Hal böyleyken, tek bir şair var ki, dünyalara değişmem. O da Orhan Veli. Zaten onun sözcükleri ahenkli dizilmiyor, uyumlanmaya çabalamıyor. Ama bir kere okudunuz mu içinize işliyor.
Bu kitap Orhan Veli'nin bazı şiirlerini yazdığı ve birine hediye ettiği defterin kitaba çevrilmiş hali. Sol sayfada defterdeki orijinal el yazısı, sağ sayfada günümüz Türkçesi ile şiiri. Muhteşem bir kitap. Madem öyle, bu yazı bir Orhan Veli şiiri ile son bulsun. Güzel havaları böylesine harikulade bir şekilde başka kim anlatabilirdi ki!
Beni bu güzel havalar mahvetti,
Böyle havada istifa ettim
Evkaftaki memuriyetimden.
Tütüne böyle havada alıştım,
Böyle havada aşık oldum,
Eve ekmekle tuz götürmeyi
böyle havalarda unuttum;
Şiir yazma hastalığım
hep böyle havalarda nüksetti;
Beni bu güzel havalar mahvetti.
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder